Tuesday, 16 March 2010

kisisel gelisim :)

ilk okudugumda bunu gozlerimden yaslar gelmisti gulerken..
yiğit`in hakkini vermek gerekiyor burda :)
en son ece`cim yollamisti..opuyorum:)


Monday, 15 March 2010

anya

insan insanın aynasıdır sözü pek çok doğru.

ben başka bir sen'im nasıl olsa.
sen ben'sin ben de sen'im.öyle değil mi?

uzunca bir süre güzel birer ayna olduk birbirmize..

dosdoğru bakabildik mi aynanın yakınında olduğumuz için..
tartışılır.

fakat bilidğim bir gerçek var.

insan kendisini en çok bir başkasının varlığında görebiliyor.

yalnızken aynaya bakmıyoruz çoğu zaman.ne gerek var ki?

fakat bir başkasının varlığı söz konusu olduğunda ister istemez bakar oluruz.

'aslında ben kıskanç biriymişim bunu hiç bilmiyordum'
'aslında duygularımla haraket edebiliyormuşum'
'esasen ben de sevgi gösterebiliyormuşum'
falan gibi örnekler...biliyoruz.

film izlerken o esnada belli bazı şeyleri birleşitirp kafamızda dersi alıyoruz,verilmek istenen felsefeyi..
fakat en güzeli filmden çıktıktan sonra eve dönerken,yolda daha iyi anlayabiliyoruz anlatılanı..veya bir arkadaşımızla (ayşen-ce eee,çok başarılıdır bu konuda) analiz edebiliyoruz.

işte aynen öyle..

ilişkiler sürerken aynalar hep birbirine dönük..yüzyüze.
ama alınmayan bir sürü ders...

hatalar yapıyoruz..evet hata dedim..neden olmasın?
herkes hata yapar..sonradan ders almak falan hep geyik dimi?

sonraaaa..işte o büyük an gelir..

ta ta ta taaaa!!!

ayna yüzünü döndü..

aynalar ayrı yönlere bakıyor şimdi..herkes kendine bakıyor..

filim bitti,eve dönüyoruz..

ne görüyoruz peki şimdi aynada?

13 mart 2010

Sunday, 14 March 2010

yaz kızım kereviz...


kendi hayatımın senaristi olsaydım nasıl bir senaryo yazardım acaba kendim icin?

diye bir soru geldi aklıma bugün yolda yürürken..

sonra cevap geldi..

senarist zaten benim ki..kağıt da bende kalem de.

şimdiye kadar hep ben yazdim-cizdim..ve de yazdığım bölümleri sevdim..evet hikayeyi kendim yazdığım için kendimle gurur duyuyorum...

attığım her adımın,verdiğim her kararın arkasında duruyorum..
kimi zaman ki çok nadiren pişman olsam da 'iyi ki yapmışım' deme cesaretini gösteriyorum hep..

acı da vardı,drama..
çokça eylence ve de yapmaktan hoşlandığım bir çok şey de.

acılardan bir türlü ders alamadığım uzun yıllar da oldu..
eğlenirken bu çaplı büyük prodüksiyonlu dizi veya filmde oynama şansımın bir kez olduğunu da bildiğim zamanlar..

(bu arada hayat dizi mi film mi buna karar veremiyorum)

bugüne kadar tavlandığım pek azdır..hep ben istediklerimi aldım.
bugüne kadar hiç istemediğim bir işte 1 günden fazla kalmadım.
bugüne kadar sevmediğim biriyle zorla arkadaşlık yapmadım herhangi bir sebepten dolayı.
istemeden yüzüne gülmedim kimsenin.
bugüne kadar güzel dostlar edindim..seçerek..
istemediğim bir alanda hiç bulunmadım.


29 yaşındayım..henüz dizi veya film ilk sezonlarında..kaçıncısı olduğunu hatırlamıyorum yada sayı vermek belki de gereksizdir.bölmek.

hayatcaızmda geriye bakınca ki kaç senesini hatırlıyorumdur aklı selim..13 yaşımdan itibaren sanırım..o zamandan beri hep tek başıma ve özgür oldum..

küçük yaşlarda bile olgun hissediyordum kendimi..(annemin etkisi yadsınamaz tabii ki de)

liseyi geç..

üniversiteyi geçme…geçemedim zaten :D zira 7 yıl okudum dile kolay!7 yıl bi çok şey için uzanca sayılır.
ha o da başaramadığımdan değildi onun kayıtlara geçmesini isterim burda..istemediğimden dolayıydı..sınavlara ki tek ders sınavı 3 yıl üst üste çalışmıyordum..kopya çekme ümidiyle gidip arkadakinin kağıdında yazılanları anlamayacak kadar bilgisizdim kendiminkine geçirmek için…çok asiydim canım….

bu süre zarfında dilediğim kişiyle aşk yaşadım uzunca bir süre (fakat ilişki denen şey karşılıklı 'isteklerden' oluştuğu için 'istekler çatışması' da yaşamadım değil…o başkasıyla olmayı tercih etmiş,seçim bana bırakılmıştı..neyi mi seçmiştim?kalmayı...)

dilediğim ve çok keyif aldığım bir işte çalıştım.

hep güzel tatillere çıktım..bence hayatta çalışmamızın nedeni sadece 'tatillere gidebilmek ve de dünyayı gezmek'
arkadaşlarımla çok güzel tatillere çıktım.

(ooo nasıl şimşekler çaktı ve de gök gürlüyor şu anda harika!)(hii gökyüzü kırıldı sanırım)(bir dakika yeryüzünde ne zaman gök gürledikten sonra şakır şakır dolu kar yağmış ve de yerler beyaz olmuştur..enteresan!)
tekrarlamak gerekecek belki ama üniversiteden sonra da güzel iş yerlerinde bulundum,iyi ilişkiler geliştirdim.

ve deeee en güzelinden işten çıkarıldım..nerden bilebilirdim ki o senenin hayatımın en güzel senesi olucağını.
heeeep yapmak istediiğim avrupa gezisi..bir kalemde çıktı aradan..çok sevdiğim dostum zeynebimle atlamıştık trenlere gez bakalım 'avrupa avrupa' deli deli kulakları küpeli tabi :)

ve nasıl dilemişssem son durağım prag'da burada yaşamayı zamanı gelince gerçekleşti..
burda da güzel yapmışsım..karar verip unutmuşum..

beni tanıyan herkes hindistan'da ne kadar mutlu olduğumu biliyor..bir daha yazarsam 'yeter' diyebilirler.

geçenlerde lana ve onun bir arkadaşı ile bir kafede oturuyorduk..konu nasıl geldiyse şöyle bir cümle kullandığımı hatırlıyorum..

'şimdi veya yarın ölsem üzülmem'

lana hemen 'oh no neden böyle söylüyorsun' dedi..üzüldü benim için..

düzeltmek durumunda kaldım.

'hayır kötü bişey söylemiyorum ki hayatımdan çok memnunum..geriye dönüp baktığımda hep sevdiğim ve istediğim şeyleri yaşadım,güzeldi' dedim..ve bu sözümün de arkasındayım..

ve de işte böyleee..

öhöm..buraya kadar kendimden bahsettim hep..

şimdi 'şimdi'deyiz…

'an'dayız…

her 'anı' yeniden ve isteyerek kendimizi yaratıyoruz.

hayatımızın senaristi biziz...yeter ki bunun farkında olalım.

ne istersek o olmadı mı her zaman?seçtiğimiz işteyiz..sevgilimizi biz seçtik...

yaptığımız seçimlerin sonucunu yaşadık hep..

ne dilediysek oldu şu ana kadar..

'hey bir dakika ben bunu dilememiştim ki?'

diyebilirsiniz hay hay..sorunuzu kabul edip,
verileck cevabım.

'evet efendim bal gibi de bunu istemiştiniz' olacaktır,bir elim belimde diğer elim meydan okurmuşçasına havalı havalı sallanıyor sana karşı :D

canım arkadaşlarım ve de beni izleyen sevgili dostlarım :)

siz hiç etrafınızda sizden başka yol gösteren gördünüz mü?

sizleri zorla ve de silah zoruyla diş hekimi,öğretmen,entel ve de sanatçı,iş bitiren,denetmen (o ne ya adı bile sıkcı-okul müdürü gibi sevilmeyen) ve de satışçı yapan birini.

'bunları hayat bana sundu' derseniz şimdi camdan aşşağıya atarım sizi (lisede bir coğrafya hocamız vardı,sesini gıcıkça inceltip hep böyle konuşurdu)

hayır efendim..hayatımız seçimlerimizden türemiştir.

yaptığı seçimin arkasında duranlarımız azınlıkta bunu biliyorum ama benim amacım sizi bir parça olsun yüreklendirmek.
hiç bişey için geç değil ki..

o gitarı çalmak mı istiyorsun..yaşım geçti.
o dili öğrenmek mi istiyorsun..vaktim yok.
o tatile çıkmak mı istiyorsun..param yok.
o kursa gitmek mi istiyorsun..üşeniyorum.
esasen ben pilot olmak istiyordum..

hani bazı alıntı sözler vardır..okuduğumuzda midemiz bulanır çok duymuş olmaktan dolayı.
size şimdi onlardan birini sarf edeceğim..ister suratınızı ekşitin,ister nanik yapın.benden günah gitti.

kimse sizi izlemiyormuşçasına dans edin.
sonsuza kadar yaşayacakmışsınız gibi hayal kurun.
yarın nalları dikicekmişsiniz gibi yaşayın.
ve dee sizi hiç kimse incitmeyecekmiş gibi birisini 'sevin'.

şimdi bu güzel alıntıyı ilkokul çocuğu gibi bana anlattırmayın fakat ne olur artık 'dilediğiniz gibi yaşamaya' başlayın!

içinizden geldiği gibi.korkmadan.kendinize güvenerek.hayatınıza güvenerek.içinizden geldiği gibi yaşayın ne olur?

hayal kurun..hayallerde yaşayın..hayallere boğulun..
hayal kurmasanız hayatta hiç bir şey gerçek olmaz.bu tıpkı çok uzun yolculukların 'küçük bir adım' ile başlaması gibi (yine gıcık bir alıntı yaptım diimi :) )

bütün sevdiğim arkadaşlarımı ve de hayatlarını düşünüyorum.
hepsini yakalarından tutup sarsmak istiyorum.

'bana bak sen hayatta istediğin işte mi çalışıyorsun?'
'sen!hep gitmek istediğin o yer vardı ya?noldu o?'
'resim yapmayı çok seviyordun?'

demek geliyor içimden..dedim de işte..bu yazıyı okutacağım zaten büyük ihtimalle kendilerine..

ben ise yazı bitmeden isteğimi evrene sunuyorum..

'bekliyorum,
öyle bir zamanda gel ki
vazgeçmek
mümkün olmasın'

ve şimdi tekrar soruyorum canlarım..hazır mısınız?

kendi hayatının senaristi olsaydın nasıl bir senaryo yazardın acaba?

13ü başlayıp 14 marta sarkan bir gecede..pragda..

Saturday, 13 March 2010

top 100 beautiful places in the world!

.
http://topratings.wordpress.com/2007/09/07/top-ratings-the-100-most-beautiful-places-in-the-world/

.

kristal mesaj

.
http://kristalmesaj.wordpress.com/


.

Friday, 12 March 2010

dua

tum kalbimle ruhumun frekansinda olmayi
korku-aci-kaygi-yargi-bagimlilik iceren olumsuz hislerimi

sevgi-huzur-nese-saglik-bolluk bereket-anlayis iceren olumlu hislere
donusturmeyi diliyorum.

hayatimin en tatli yerinde `dogru zamanda dogru yerde` bulunabilme becerisini gosterebilmeye niyet ediyorum.

tum herseye ve kendime sonsuz sevgi sunuyorum.

Thursday, 11 March 2010

bolluk ve bereket

bunu çok seviyorum.
R.Şanal'ın 'Kuantum Olumlama' kıtabından..

BOLLUK ve BEREKET
 
"Sonsuz kaynak benim içimdedir ve ben onu harakete geçiriyorum."
 
Bolluk ve bereket içindeyim.
Bütün ihtiyaçlarımı rahatlıkla karşılayacağım kaynaklara sahibim ve bunu kullanıyorum.
 
Gürül gürül akan bir çağlayan gibi hayatın nimetleri akıp-gelir sürekli.
O çağlayanın içinde neşe ve huzurla yıkanıyor ve doya doya içip kanıyorum.
 
Her zaman içimdeki sonsuz kaynakla birlikte olduğumu bilirim.
Benim asıl zenginliğim,işte ona sahip olmaktır ve bu duygu bütün zenginliği bana çeker.Bolluk duygusu,sahip olduğum şeyler dolayısıyla hissettiğim bir şey değildir.
 
Varlığımın kendisi zaten ihtiyaçtan uzaktır.Temizlenmek ve gelişmek ve olgunlaşmak için çıktığım bu yolda,benim için en uygun araçlar her zaman yolumun üzerinde beni bekler.
 
Hayatımda bol sevgi,bol para,yeterli zaman ve sonsuz bilgi her zaman mevcut.Onlar tam zamanında karşıma çıkıyorlar.Ben de uzanıp onları alıyorum.
 
Her anımı hayatımın en önemli anı ve karşılaştığım her kişiyi hayatımın en önemli kişisi olarak düşünürüm.
 
O beni yarattı ve bütün ihtiyaçlarımın garantisini verdi bana.
O beni sever.O'nun katında ve yanında özel bir yerim olduğunu bilirim.
Şimdi ve gelecekte bütün ihtiyaçlarım O'nun garantisi altındadır.
 
Çalışarak,üreterek ve paylaşarak yaşadıkça bolluk bana akar.
Sahip olduğum bolluğu paylaşırken verdiklerimin bana çoğalarak geri geldiğin bilirim.
 
Bir elim bana sunulan bolluğu almak için yukardaysa,diğer elim ihtiyaçta olana vermek için aşağıdadır.Böylece ben,alma-verme döngüsünü sürdürmüş olurum.
 
 
Kimsenin kalbini kırmamaya,hakkını yememeye özen gösteririm.Böylece bolluğun önünü kesecek enerjileri hayatımda barındırmam.
 
Her günümü neşe,mutluluk ve kahkaha ile doldururum.Her bir saniyeyi bir gün gibi,her bir günü bir hafta kadar verimli yaşarım.
 
Cebimdeki her bir lira bin lira gibi bereketlenir.Ve bin lira onbinlira gibi.Her yaptığım işe bütün dikkatimi,bütün sevgimi katarım.
   
Her ne yapıyorsam en iyisini,en güzelini yaparım.İşim,benim imzam gibidir.
 
Ve her ürettiğim şey bana bir çok zenginlik katar.Çünkü ben ürettiklerimle insanların hayatlarına anlayış,sağlık,umut,konfor ve güzellik katarım.
Ürettiklerim onların hayatlarında fark yaratır.Onlar da bana bunun bedelini sevinçle ve bolca öderler.
 
Bu arada gereksiz israftan,boşuna ve gösterişe yönelik harcamalardan kaçınırım.Çünkü bilirim ki Tanrı israftan hoşlanmaz.
 
Gereksiz harcamalarda dikkatli,ama kendim ve başkalarının hayatına katkıda bulunacak harcamalar için cömertim.
 
Bolluğu hayatıma çeker ve bolluğu oluştururum.
Her an yaratıp-çoğaltan Tanrı'nın bu oyununa ben de neşe ile katılmış olurum.

Hills to climb, sights to see, seas to cross, Friends to make, hands to shake, the world is yours, Foods to taste, sounds to hear, love to feel...


"I Want More Part 1"


Hey friend your misery bewilders me
How come you're never satisfied or gratified
Four walls n' a roof, electricity,
Stable mind, wife and child,
Hot and cold water to run anytime.
But still you, whine.

I want more

A bum could rummage through ya bin
And live like a king
On just one crumb o'ya cake
N'ya say ya life needs fulfilling
Some would give anything to live like you
Shame your mind, don't shine
Like your possessions do.
Whining, complaining all the time,
Don't see no rain on you
What side your bread is buttered on
If only you knew

What d'ya mean
I want more

Yep

I was told as a child,
I want more never gets
Learned to count my blessings
Long before I saw an abacus
So what ya family don't speak
At least they're alive
Show me a man without guilt
Or a soul that ain't lied
You don't know what ya got
Open your eyes, look around
Really, hear me you,
Ain't got no reason to be down

What d'ya mean
I want more

Friend what is it that you seek
What is it that you try to find
Someday I hope you realized
It shined in you all the time.
Hills to climb, sights to see, seas to cross,
Friends to make, hands to shake, the world is yours,
Foods to taste, sounds to hear, love to feel,
Seeds to sew, things to know, fish to reel,
Space to quiz, stones to lift, life's a gift

What d'ya mean
I want more

Yep

What d'ya mean
I want more

Yep