Sunday, 21 February 2010

çek bir çek..suratsız olsun!


yaşasın..bugun kendimi çok iyi hissediyorum..hafif soğuk ısırıken dışarı çıktım..tam merkezde bir ev baktım..fiyatı da mevkiisi de çok uygun fakat ev sıcaklık hissi vermedi bana nedense..


sırası mı geldi nedir ben yerel halk ile ilgili görüşlerimi yazmak istiyorum..

çek insanlarını düşünmeden edemiyo insan..yaşadığın coğrafyayı kültrünü,insanlarını,yaşantılarını ve de günlük hayatlarını..nedir ne değildir bu insanlar?


neden bu kadar katı,soğuk,suratsızlar diye..genel kanım buydu şimdiye kadar..zira belki çok olmadı burda yaşamaya başlayalı ama beni kendilerinden bir şekilde soğutmayı başarmışlardı.hala öyle...


sonunda çareyi onları da oldukları gibi kabul etmekte bulmuştum.daha doğrusu umrumda değildi.


bir çek arkadaşım olmuştu..neden bu şekilde olduklarını kibarca sormaya çalışmıştım..komunizm ile ilişkilendirmişti..etkilerinin hala devam ettiğinden bahsetmişti..o yıllarda her şey yasak her şey mercek altında olduğu için bu içine kapanık,kimseyle konuşmayan tavır zamanla onların kültürü,genel davranış biçimi olmuş..samimi olurlarsa sanki birileri onları polise ihbar edecekmiş gibi..garip ama öyle..


bugun hoş bir anım oldu.eve bakmaya giderken çok başka bir sokağa doğru çekildim neden bilmiyorum.bir büfeye yer yön sordum..sattığı haritalardan birini açtık beraber..adresi bulduk..Masna 21..heh dedik burası..adam a4 sayfası çıkardı bir tane..adresi çizdi kroki şeklinde..bu şekilde gideceksin diye tarif etti..çok sevindim..yüzüne baktım dimdirek..kocaman gülümsedim…


belki başka insanlar bu olaya neden bu kadar tepki gösterdiğimi anlamazlar..


örneğin;çiçekçiye gidersin..


ne güzel şey değil mi çiçek?adı bile insanın hoşuna gidiyor..renk renk..saf temiz..yumuşacık üstelik kokuyor..


çiçekçiye gidersin..çiçek almak istedini söylemek istersin ki kadın içeriden kaşları çatık,hatta bağırarak sana bir şeyler söylüyor..çekçe..anlamazsın ne dediğini..anladığın tek şey kadının söylenerek olduğu yere geri dönmesidir..şimdi ben ne yaptım ki olursun..sadece çiçek alıcaktım dersin.bu kadar..


örneğin;restorana gidersin..


açsındır..ımm leziz yemekler yiyceksindir..garson gelir yüzüne bakmaz kimisi..siparişi verirsin..

'afedersiniz acaba somon balığı taze mi yoksa donmuş mu kullanıyorsunuz?' dersin…kinayeli bir şekilde 'Hey akvaryumumuz yok burda tamam mı?' der..


Sen ..'…Hah..' diyebilirsin ancak içinden nefesin kesilerek..Çocuk yerine koyarsın onu..insanlarla nasıl konuşmasını gerektiğini öğrenememiş henüz dersin..


Ardından bira söylemek istersin..'annnnd..two beers please..' bunu sırtına söylemişssindir..umarım duymuştur..


Hmm sanırım dolmuşum bu konuda..neyse ki çok taktığım bir konu değil çek insanları..zira çek erkekleri de çok sıkıcı..yani şimdiye kadar tanıdıklarım öyleydi..ama her zaman istisnalar olabiliyor..öyle değil mi?öyle..


21.02.2010


No comments:

Post a Comment