Sunday, 19 September 2010

Love me two times baby!

bazen neden hayatımın filmlerdeki gibi olmadığını merak ediyorum..en iyisi filmin sonuna kadar bekleyip görelim..

yine de yani neden olmasın..bir gün plajda yürürken dünyanın en tatlı serseri rock starı (ki onu çekici kılan bitmek bitmeyen iç çatışmaları,dünyayla kavga edişi sırasından dışarıdan cool gözükmesi belki de) tarafından evime kadar takip edilsem,biraz deli halleri içinde (çünkü ağaçtan tırmanıp katıma gelmiş) bana takip ettiğini söylemiş,neden diye sorduğumda 'you are the one' demiş,öpmüş olsa neden olmasın ki?

nietzsche said 'all great things must first wear terrifying and monstrous masks in order to inscribe themselves on the hearts of humanity'

çok fazla niçe okunmamalı tarafındayım.tokatlıyor sizi aykırı herif!

william blake ne demiş peki de bu grubun ismine ilham kaynağı olmuş :

'when the doors of perception are cleansed,everything would appear as they are..'



yaratılıştan kaçmanın veya ona koşarak ulaşmanın en kolay yollarından birisidir jim'in çokça başvurduğu bu yol,acid..hayatı ve gözünle gördüklerini algılamanda devrim yaratıyor..bu sayede algının kapıları açılıyor ve nesneler,kişiler,herşey esas olduğu hali ile görünmeye başlıyor artık..akışkan ve başka..

evet herşey güzel başlar…come on baby light my fire..yeah do it..break on through to the other side..oh jezuz..gençlik ne güzel şey..Özgür olmak..

gençler..evren'i anlamakta ve hissettmekteler Jim 'Deadly..All the history of the world is on its scales.All people,all actions…We're all just little pictures on its scales.',grubun klavyecisi Ray; evrenin mükemmel bir şekilde faaliyette olup fakat kendisini içine hapsolmuş gibi hissettiğini,diğeri acı içinde diğeri de lizard king olduğunu zikrediyor.alınan bu kimyasallar insanın içini dışına çıkarıyor..neysen o..

'this is the end beautiful friend..this is the end my only friend..kill the father!fuck the mother!' derken o artık kendinde değil..bambaşka bir alemde..asidin ve başka uyuşturucuların, şöhretin getirdiği tatlı bağımlılığa karışıyor..artık sahnede devleşen bu genç,kendini kral sanıp,kaybediyor yine..

ve Newy York..1967'deyiz..Binler hayranı..ama yin de 'people are strange when you are stranger people look ugly when you are down'

Vietnam..son hızıyla orada..Bombalar düşüyor..Amerika çiçek dünyası içinde uyşturuluyor,bir yanda bombalar düşüyor,bir yanda çiçek çocuklar açıyor..Sene 1967..Andy Warhol ile bile tanıştırılıyor.

'I believe in a long prolonged derangement of the senses to attain the unknown.Although I live in the subconscious, our pale reason hides the infinite from us.

Sahneden polise laf sokarken konser yarıda kesiliyo,tutuklanıyor..



(bu arada bu resimdeki kalabalığa şaştım doğrusu!nereye bakıyosunuz napiyosunuz?bi şaşırın bi tepki verin..maloş gibi duruyosunuz!)

'Let's just say I was testing the bounds of reality. That's all.I was curious.I kind of always preferred to be hated,like erich von stream in the movies..The man you love to hate.It was meant to be ironic..like courage wants to laugh.An essentially stupid situation.I go out on the stage and howl for people.ın me they see exactly what they want t see.Some say lizard king,whatever that means.Or some black-clad leather demon,whatever that means.But really,I think of myself as a sensitive,intelligent human being..but with the soul of a clown always forces me to blow it at the most crucial moments.I'm a fake hero..A joke that god's played on me.'

Love me two times..

Sonrası karışık,hatları karışmış.Fazla asitten söyleyemez,sahnede ayakta duramaz,çalamaz,albüm kaydı yapamaz olmuş..En son konserlerinde seyirciye penisini göstermek isterken ortalık karışıyor..Jim çoktan broke through to the other side..Ciddi ciddi yargılanıyor..Ceza alıyor.Paris'e taşınıyor..



Pam!! tatlı Pam ise her şart altında orada..tripte,çiçek çocukken,serseri bir pislikken,aldatılırken ve de ilahlaşırken hep 'the one' ..her şeye rağmen jim'in gözlerine acizce bakan ve 'what do you want me to do baby!' diyen the one..kendisini dolaba kapatıp,evi ateşe veren adamın yanında olan Pam..
Paris'te bir küvette cansız bedeniyle oracıkta yatarken iç çeken de o.

Ben ise Pére LAchaise'de ziyaretine gittiğimde keyfi yerindeydi..artık asid kullanmadığından pek çok ünlü arkadaşlarıyla beraber hoşça vakit geçirdiğinden hatta gerorge bizet,oscar wilde,balzac,amet kaya,marcel proust ile arada lafladıklarından bile bahsetmişti.

'They're waiting to take us into the severed garden.You know how pale and wanton thrillful comes death in strange hour unannounced,unplanned for,like a scaring,over friendly guest you've brought to bed.Death makes angels of us all and gives us wings where we have shoulders smooth as ravens' claws.

No more money,
No more fancy dress,

This other kingdom seems by far the best,until its other jaw reveals incest and loose obedience to a vegetable law.I will not go.I prefer a feast of friends to a giant family.'

Jim 27 yaşındayken onca kimyasala kalbi dayanamıyor ve hayata veda ediyor.Merak edilen şey hep isediği gibi 'acı gidip mutluluğu beraberinde getirmiş miydi ölüm?Bunu ancak biz de yüzleşince öğrenebileceğiz.

Pam is onu 3 sene sonra yakaladı olduğu yerde..

No comments:

Post a Comment